Erdoğan’dan Kıbrıs mesajı: Müzakereler iki devletle yapılmalı

KKTC Sulamaları İletim Tüneli Işık Görünme Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "1963-1974 yıllarında Kıbrıs Türk halkını katledenler, müzakere süreçlerinde çözüme yaklaşıldığı anda olmadık bahanelerle masadan kaçmışlardır. Yeni bir müzakere süreci olacaksa bu, artık iki toplum arasında değil, iki devlet arasında yürütülmelidir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Sulamaları İletim Tüneli Işık Görünme Töreni'ne Vahdettin Köşkü'nden canlı bağlantıyla katıldı.

"75 MİLYON METREKÜP SUYU YAVRU VATAN'A ULAŞTIRDIK"

Erdoğan, "Askıda deniz geçiş sistemiyle yıllık 75 milyon metreküp suyu Anavatan'dan Yavru Vatan'a ulaştırdık. Gayemiz, KKTC'nin gelişip güçlenmesi ve Kıbrıs Türk halkının daha müreffeh bir geleceğe sahip olması" dedi.

"KIBRIS TÜRKÜ'NÜ KİMSEYE MUHTAÇ ETMEME KARARLIĞIMIZI ORTAYA KOYDUK"

Türkiye ile KKTC arasındaki tarihi, kültürel, coğrafi bağlara bir yenisinin daha eklendiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bugün de anavatanın suyunu KKTC'nin bereketli topraklarıyla buluşturacak sulama iletim tünelinin açılışını yapıyoruz. Tarım yapılacak arazilerin sulamaya açılmasıyla yıllık 156 milyon liralık gelir artışı ve yaklaşık 10 bin kişilik ilave istihdam sağlanacaktır. Su sıkıntısını giderecek projelerimizle Kıbrıs Türkü'nü kimseye muhtaç etmeme kararlılığımızı ortaya koyduk."

"İŞ İCRAATA GELDİĞİNDE ÜÇ MAYMUNU OYNADILAR"

Erdoğan, "Kapalı kapılar ardında Kıbrıs Türklerinin haklarını teslim edenler, iş icraata geldiğinde maalesef hep üç maymunu oynadılar. Ada'da Türk toplumunu eşit görmeyen, hatta yok sayan zihniyet, Kıbrıs sorununu bir kangrene dönüştürmüştür. Kıbrıs müzakereleri Rum tarafının uzlaşmaz, adadaki gerçeklerden kopuk tutumu ve şımarıklıkları nedeniyle sonuçsuz kalmıştır" değerlendirmesinde bulundu.

"ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN BEDELİNİ KİMSE TÜRK TARAFINDA ÖDETEMEZ"



"Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ı Cenevre'de gösterdiği liderlik ve sergilediği kararlı duruş nedeniyle huzurlarınızda tebrik etmek istiyorum" diyen Erdoğan, "Kıbrıs'ta çözümsüzlüğün bedelini artık hiç kimse Türk tarafına ödetemez. Kıbrıs'ta bir çözüm aranıyorsa bunun ham hayaller değil, sahadaki gerçekler üzerinde inşa edilmesi şarttır. 1963-1974 yıllarında Kıbrıs Türk halkını katledenler, müzakere süreçlerinde çözüme yaklaşıldığı anda olmadık bahanelerle masadan kaçmışlardır. Yeni bir müzakere süreci olacaksa bu, artık iki toplum arasında değil, iki devlet arasında yürütülmelidir. Kıbrıs Türkünün egemen eşitliği ile eşit statüsü teyit edilmeli ve müzakereler bundan sonra başlamalıdır. İki devletli çözümü reddetmek, Kıbrıs Türk halkının egemenliğini, eşitliğini, bağımsızlığını, devletini reddetmek demektir. Ne bizim ne de KKTC'nin böyle bir adaletsizliğe, böyle bir hak gasbına rızası yoktur" ifadelerini kullandı.

"ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ"

Erdoğan, "Kıbrıs Türkü'nün Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları üzerinde var olan haklarının yenilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye olarak ahdi ve tarihi sorumluluklarımız çerçevesinde milli davamız olan Kıbrıs'a sahip çıkmakta kararlıyız. Karadeniz'dekine benzer güzel haberleri Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerimizden de alacağımıza inanıyorum. Bizler tek yürek, tek bilek hareket edersek, Allah'ın izniyle önümüzde durabilecek hiçbir engel, hiçbir zorluk yoktur. Anavatan ve garantör Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da KKTC'nin ve Kıbrıs Türk halkının yanında olacaktır. Doğu Akdeniz'de barış, güvenlik, istikrar ve refahın hakim kılınması için Kıbrıs Türk halkının yanında olmayı sürdüreceğiz" dedi.

Kaynak: Karar.com.tr