MTSO ve yaklaşan seçimler üzerine…
Mersin kentiyle yaşıt Mersin Ticaret ve Sanayi Odası kurulduğu 1886’ dan bugüne tam 136 yıldır kentin gelişimine damgasını vuran en önemli sivil toplum örgütü özelliğini tartışılmaz biçimde ortaya koyan çatıdır…
Bugün de 27 bin kayıtlı 22 bini aşkın faal üyesiyle üreten, yaratan, tüm girişimcileri ortak çatısı altında toplayan, taşıdığı ve barındırdığı potansiyelin ağırlığını da üstlendiği misyon çerçevesinde her alanda hissettirmesi gereken kurum niteliğinde…
Ancak son yıllarda özellikle Mersin adına hayati öneme sahip bazı projelerin acınası haline baktığımızda MTSO’ nun etkisini yeterince ortaya koyduğunu söylemek mümkün mü?
Özetin özeti bilançoya göz atıp hükme öyle varalım:
Yıllarca gerçekleştirilmesi beklenen Konteyner Terminal Limanın Mersin yerine Doğu Akdeniz tanımlamasıyla Yumurtalık’ a kaydırılması,
On yılı aşkın süredir bir türlü tamamlanamayan Çukurova Uluslararası Havalimanı,
Kentin doğusunda gelmeyen yatırımcılarını bekleyen Kazanlı Turizm Bölgesi, batısında ise Antalya’ ya alternatif olacak tüm özelliklere sahip olmasına karşı turizmden gerekli payı alamaması, başlanamayan Çeşmeli Otoyolu nedeniyle ulaşımın çileye döndüğü Mersin-Silifke arasındaki tesisler,
Bir solukta sıralanabilecek, sadece Mersin gibi merkezi idareye aldığının çok daha fazlasını veren bir kentin değil, ülke ekonomisini yakından ilgilendiren projelerin gecikmesinde iktidarın ilgisizliği yanında MTSO’ nun yeterli tepkiyi verememesinin hiç mi rolü yok?
MTSO seçime giderken tüm üyelerin, oy istemek için kapılarını çalan aday namzetlerinden bu tür projeler konusunda bundan böyle nasıl bir tavır sergileneceğini sormaları en azından kente karşı duymaları gereken vicdani sorumlulukları…
Daha da önemlisi oluşacak yeni MTSO Meclis ve yönetimi belirlenirken, ölçü alınacak temel kriterlerin başında Mersini geleceğe taşıyacak bu yatırımların bir an önce hayata geçirilmesi için kent dinamiklerinin güçlerini birleştirip lokomotif olma görevini üstlenecek, öncülük eden isim ve kadrolara öncelik verilmelidir.
Kentin mevcut birikiminin beslediği hayli zengin ekonomik ve sosyal potansiyelinin harekete geçirilmesinde MTSO’ nun öncü ve etkin liderlik görevini bir an önce üstlenmesi göreve talip olacak Başkan ve oluşturacağı yönetimin en önemli görevi olmalıdır.
Son yıllarda zenginlik anlamında ülkenin en önemli potansiyeline sahip olmasına karşı kan kaybeden ve fert başına ülkenin ortalama milli gelirinin gerisinde kalan Mersin’ in bekletilen projelerinin hayata geçirilmesiyle büyük sıçrama kaydedeceği ve ülkenin yükselen yıldızı konumuna geleceği tartışılmaz gerçektir.
Bu anlamda, konteyner terminal limanı ve lojistik üslerin hayata geçirilmesi hedefi doğrultusunda üstlenilecek rol ve çıkılacak tarihi kutsal yolculuğun en önemli taşıyıcısı MTSO başkan ve yönetimi olacaktır, olmalıdır.
Tarımsal üretimde iklim avantajını da kullanarak, yeni ve katma değeri yüksek ürünlerin geliştirilmesi amacıyla ihtisas komiteleri oluşturulmalı, MTSO bu alandaki tüm paydaşları bir araya getiren kurum görevini üstlenmelidir.
İş hayatının iniş çıkışları nedeniyle zor duruma düşen üyelerinin yaralarını sarmak amacıyla yeni bir Vakıf kurulmalı bu Vakıf hayırsever üyelerin de katkısıyla etkin bir konuma getirilmelidir.
Kıt kanaat ödenen üye aidatlarıyla Meclis üyeleri ve yönetimlerin yurt dışı seyahat savurganlığı sona erdirilmeli, her toplantı sonrası Meclis üyelerine ziyafetler verilmesi gibi tüm üyelerin tepkisine yol açan uygulamalardan vazgeçilmelidir..
Mersin stratejik konumu ve coğrafyanın bahşettiği doğal zenginlikleriyle her türlü sorunu kısa zamanda çözecek ve ülkeye omuz verecek tartışılmaz potansiyele sahiptir.
Umarım oluşacak yeni MTSO Meclis ve yönetimi bu zenginliği hayata geçirecek atılımların gerçekleşmesi konusunda adımlar atar…
Ve oy kullanacak üyeler sırtımıza yük olanları değil, Mersini layık olduğu yerlere taşıyacak isimleri seçecek iradeyi ortaya koyacak iradeyi sergilemek zorunda…
Kendini değil, kentini düşünen insanlara muhtaç Mersin ve Mersin ticaret Sanayi Odası…
Abdullah AYAN