YENİLENEBİLİR ENERJİYE YÖNELİK ZORLUKLAR
Yenilenebilir enerji sektörünün karşılaştığı zorluklar çoktur. Siyasi baskılar, hükümet
politikaları, kurumsal nüfuz, asırlık altyapı, uygun pil depolama sisteminin eksikliği ve
mevcut pazar senaryosu, dünya çapında daha geniş bir şekilde benimsenmesinin
önünde duruyor. Bu faktörlere rağmen yenilenebilir enerji, iklim değişikliğini hafifletme
aracı olarak küresel çapta benimsenmeye başlandı. Doğrudan kirlilik ve karbon
emisyonu içermez. Fosil yakıtlara en uygun alternatiftir. Zamanla enerji üretimi
karışımının kaçınılmaz bir parçası haline geliyor.
Karbon emisyonları küresel ısınmanın ana nedenidir. Yenilenebilir enerjinin ilk
kurulum maliyetlerinin yüksek olması benimsemesini etkileyen önemli faktörlerden
birisi olmuştur. Tüm enerji kaynakları arasında güneş ve rüzgar en ucuz olanlardır.
Ancak güneş enerjisi sistemi ile gazla çalışan santralin ön kurulum maliyeti arasında
büyük bir fark var. Rüzgar ve güneş enerjisi, kullanım ömrü maliyetleri dikkate
alındığında daha iyi yatırımlar olabilir.
Altyapı eksikliği yenilenebilir enerji gelişiminin önünde bir engeldir. Mevcut altyapı
ağırlıklı olarak fosil yakıt santralleri ve nükleer santraller için inşa edilmiştir. Mevcut
enerji altyapısının, büyük miktarlarda yenilenebilir enerjiyi idare etme kapasitesinde
olmaması nedeniyle acil reforma ihtiyacı vardır. En önemlisi, en iyi kaynaklarından
bazıları tamamen altyapıdan yoksun kalıyor.
Yenilenebilir enerjide uygun maliyetle güç depolamanın olmaması önemli bir
dezavantajdır. Yenilenebilir enerji kaynakları enerjilerinin çoğunu günün belirli
saatlerinde üretirler. Elektrik üretimi, talebin yoğun olduğu saatlerle eşleşmiyor. Güneş
ışığının ve rüzgarın kesintili olması, haftanın 24 saati isteğe bağlı bir güç kaynağı
sağlayamaz. Güneş enerjisi ve rüzgar tahmin edilemez. Üretimde dalgalanma, yüklerde
dalgalanma var. Yenilenebilir enerji kaynaklarından kesintili enerji üretimi, verimli bir
batarya depolama sistemine olan ihtiyacı da beraberinde getiriyor.
Yenilenebilir enerji sektörünün karşılaştığı en büyük zorluklardan biri ekonomidir.
Özellikle yenilenebilir teknolojilerin ve yenilenebilir enerjinin kitlelere ulaştırılmasıyla
ilgili mali konular. Yeni iş güçleri yenilenebilir enerji projelerine yapılan yatırımları
önemli ölçüde artırıyor. Ancak karbon ve fosil yakıt endüstrisinden geçiş çok büyük bir
değişimdir ve her büyük değişim gibi, büyük bir mali maliyetle birlikte gelir. Son birkaç
yılda yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlar, inovasyon ve gelişen teknolojilerde
artışa neden oldu.
Yenilenebilir enerji zorluklarından biri, enerji taleplerini diğer arazi kullanım
gereksinimleriyle dengelemektir. Doğal kaynakların giderek zorlandığı bir dünyada
arazi kullanımı sıklıkla önemli bir tartışma konusu haline geliyor. Güneş panelleri ve
rüzgar türbinleriyle dolu çiftlikler için hangi araziyi kullanmalıyız? Bu ihtiyacı konut,
gıda üretimi, esneklik vb. için arazi ihtiyacıyla nasıl dengeleyebiliriz?
Rüzgar ve güneş enerjisinin üretim ve büyük miktarda arazi kullanımı nedeniyle kendi
çevresel etkileri vardır. Bu, sektörde büyük bir zorluk olmuştur ve olmaya devam
etmektedir. Yenilenebilir enerjiye yönelik bu zorluklar göz önünde bulundurulduğunda,
temiz enerjiye sahip bir gelecek öngörmek zor görünebilir. Ancak hepimizin işbirliğine
dayalı bir yaklaşım benimsemesi halinde bu mümkündür.
Ahmet Akın - Yeminli Mali Müşavir
MTSO Yüksek İstişare Kurulu Üyesi