0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Dünyada yaratılan kötülükler hiç bu kadar insanlığı rahatsız etmemişti.

Nereye baksan kan ve gözyaşı.

Çok televizyon izlemem. Hele haberleri hep es geçerim. Ama yine de gözümüz takılıyor bazen. Çocukluğumuzdan beri hep duyarız İsrail’i, Filistin’i. Hep kavga ederler. Birbirlerine bomba atarlar, birbirlerine terörist derler. Belki de bu yaşananların hepsi danışıklı dövüştür. İşlerine öyle geliyor.

Gördüğüm kadarıyla bu savaşların, kavgaların mağduru hep yoksul insanlar olur. Analar ağlar ve acısını çeker.

Yine aynı sahneler. Gözü dönmüş, insanlıktan uzaklaşmış gözü aç insanların nasıl şehirleri bombaladığını izliyoruz.

Kadınlar ölüyor, çocuklar ölüyor ve dünyada bu olup bitenleri seyrediyor. Güya Birleşmiş Milletler var. Dünyanın bu kadar kötü yönetildiği bir zamanda Birleşmiş Milletlerin görevi nedir acaba?

Ben bir anne olarak haykırmak istiyorum. Yoksul insanlar yerlerinde otursunlar! Savaşacaklarsa insanlığından uzaklaşmış vicdansız zenginler savaşsınlar. Birbirlerine zarar versinler. Kadınları, çocukları, yoksul vatandaşı kullanmasınlar. Bu dünyanın her yerinde böyledir.

İsrail’in şiddetten yana olan ve beslenen liderleri acımasızca hep saldırdı. Kendi halkından tepki alsa da bu acımasız liderler şiddetten besleniyorlar.

Kendine Müslümanım diyen şeyhler krallar ise hep istedikleri gibi yaşıyorlar. Bu nasıl adalet, bu nasıl bir Müslümanlık. Gerçek Müslümanlar ve insanım diyenler nasıl bunlara aldanıyorlar. Gerçekten bunu anlamıyorlar mı, yoksa korkunun esiri mi olmuşlar?

Bu bayram arifesinde her taraf huzursuzluk içinde. COVİD-19 belası yetmezmiş gibi bir de insanın kendi kendini yok etmesi çıkıyor karşımıza. Analar göğüslerini parçalıyor, isyan ediyor kimsenin umurunda değil. Neyin bayramını kutlayalım, neyin sevincini paylaşalım. Televizyon izlemeyelim, haber dinlemeyelim, gazete okumayalım diyoruz ama yine de haberdar oluyoruz.

Vallahi bu yaşananları gördükçe kahroluyoruz. İnsanlık bu kadar körelmemeli, arada hep yoksullar, gençler, kadınlar, çocuklar ezilmemeli.

Bir çaresi vardır elbet.

Sokaklara sürülen yoksul gençler ve vatandaşlar da artık bunun farkına varmalı. Çünkü hep onlar arada gidiyor. Tepkilerini mektuplarla Birleşmiş milletlere, devlet başkanlarına yazarak dile getirsinler. Kavgasız bir şekilde davranmaları ve tepkilerini dile getirmeleri daha doğru olur.

Liderler yüksek perdeden demeç veriyor, vatandaşlarda gaza gelerek sokaklara çıkıyor. Darbeyi de yine bu yoksul vatandaşlar yiyor.

Anlaşılır gibi değil.

Ümran GÜNDEŞ