35,1022
0.17%36,6326
0.72%2.930,84
0,38%9797.26
0,38%Son dönemlerde oldukça popüler hala gelen ve dünya genelinde hızla yayılan kripto para birimlerinin gelecekte nasıl bir boyut kazanacağı merak konusu.
Covid-19 pandemisinin etkisi, internet üzerinden alışveriş yapma alışkanlıklarının artması ve birçok ülkedeki farklı finans sistemleri, vergi yapısı ve bürokratik süreç birçok firmayı alım-satım işlemlerini oldukça kolaylaştıran kripto para birimlerine yönetti.
Ancak uzmanlar değişen kanunlar, çevresel kaygılar ve ülkelerin merkez bankalarının yol açtığı rekabet nedeniyle hızla gelişen ve birçok girişimciye farklı fırsatlar açabilecek kripto para piyasalarını baltaladığı görüşünde.
Şu anda Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) sanal para birimleri ve bu varlıkları oluşturan firmaların denetlenmesi için yoğun bir çaba sarf ediliyor. Yatırımcılar yeni düzenlemelerin piyasaya güven vereceğini ve daha çok girişimciyi bu alana çekeceğine inanıyor.
Nickel Digital Asset Management’ın kurucu ortağı ve İcra Kurulu Başkanı (CEO) Anatoly Crachilov da ABD ve Avrupa’daki kripto para piyasasıyla ilgili yapılan çalışmalardan oldukça memnun. Crachilov’a göre önceki düzensiz yapı birçok sorunu da beraberinde getiriyordu.
ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun yeni başkanı Gary Gensler’in mart ayında, kripto para piyasasına “rehberlik ve netlik” sağlama sözü vermişti. Crachilov, bu gelişmenin bir devrim niteliği taşıdığını ifade ediyor.
Bu kapsamda Avrupa Komisyonu’nun önerdiği “Kripto Varlıklar Piyasası” veya MiCA yönetmeliği, kripto varlıkları ve bunların Avrupa Birliği’ndeki hizmet sağlayıcılarına yeni kurallar dizisi getirmeyi amaçlıyor.
Dijital varlık ticareti şirketi H-Finance CEO’su Vytautas Zabulis, Avrupa Birliği (AB) genelinde kripto para alım satımlarına düzenleme getirilmesini “Kimlik bilgilerine sahip yeni bir bankacılık sektörü” olarak tanımlıyor.
AB ve ABD’nin yanı sıra Çin, İngiltere ve Rusya gibi bazı ülkeler kendi merkez bankası dijital para birimlerini (CBDC) başlatmayı düşünüyor.
ING Asia’nın baş ekonomisti Robert Carnell, kripto paralarla ilgili düzenlemelerde bir sonraki aşamanın “vergi kazançlarına yönelik” yasaları olacağını belirtiyor: “Merkez bankalarına ait sanal varlıklar yükselişe geçerse, bu durum diğer kripto para birimlerinin sonu olabilir.”
Zabulis, merkez bankaları kendilerine ait dijital para birimleri arası “hızlı ve kolay” bir etkileşim imkanı sağlarlarsa, şu anda piyasadaki çoğu kripto paranın değerini kaybedeceği görüşünde.
Zabulis’e göre Bitcoin’in geleceğin mali yapısında bir çıkış yolu olarak görülmesi tesadüf değil. İşte bu sebeple merkez bankaları sanal varlıklarını tıpkı Bitcoin gibi Blockchain teknolojisi üzerine inşa edecek.
Dünyanın en popüler ve en değerli kripto para birimi Bitcoin, son dönemde inişli çıkışlı bir seyir izledikten sonra JPMorgan’ın Bitcoin fonu sunmayı planladığı raporlarının etkisiyle hafta başında yüzde 10değer kazanarak 54.000 dolar seviyesine çıktı.
Zabulis, Çin’in Bitcoin’i kendi planladığı dijital para birimi için bir tehdit olarak görmesi durumunda, bunun tüm sektörü etkileyebileceğini ifade ediyor.
Kripto paralar hayatı kolaylaştırabilecek bir etkiye sahip olsa da kripto varlık madenciliği yapmak (mining) karbon salımını artıran bir etkiye sahip ve bu durum birçok kesimi rahatsız ediyor.
Zira tüm dünyada yapılan kripto para madenciliği için harcanan bir senelik elekrik, Arjantin’in aynı zaman diliminde tükettiği elektrik miktarından çok daha fazla.
TV kanalı Real Vision’ın kurucusu ve CEO’su Raoul Pal, eninde sonunda bu durumu bir çözüm bulunacağını ve çevreye duyarlı yeşil bir devrimin tek çıkış yolu olduğunu ifade ediyor.
Anatoly Crachilov bu sebeple yakın bir gelecekte daha sürdürülebilir yöntemler kullanan ESG (Finansal hizmetlerde çevresel, sosyal ve yönetim) uyumlu kriptolara daha yüksek bir talep geleceğinin altını çiziyor.
Crachilov, fiyat rekabetinin madencileri daha ucuz enerji kaynaklarına yönlendirdiğini ifade ederek, “Yenilenebilir enerjiler giderek bu kategoriye giriyor.” diyor.
Zabulis, kripto para birimi Ethereum’un yeni versiyonu Ethereum 2’nin çevreye duyarlı bir şekilde üretileceğini ve enerji ihtiyacının minimum seviyede tutulacağını ifade ediyor.
Kaynak: tr.Euronews.com
YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024