İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, cumhurbaşkanlığı seçiminde ‘millet ittifakı’nın ortak aday çıkarması, HDP’nin de kendi adayını çıkarması gerektiğini söyledi.
Halk TV’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akşener, herkesin kendi cumhurbaşkanı adayını çıkarma fikrini benimsemezken, ortak adayın daha iyi olacağını söyledi. “HDP’yle birlikte olmayız” diyen İYİ Parti lideri, ittifak meselesini zamana bıraktı.
Akşener’in açıklamalarından satırbaşları şöyle:
* Her gelen iktidar derin devlet denilen tırnak içi ve mafyatik kurumlarla mücadeleye geliyor. Bir süre sonra eskidikçe bir bakıyorsunuz bu saydığımız her şey yeniden ortaya çıkıyor ve o iktidar gidiyor.
* Sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partisi iktidara geldiğin bu meselelerin başta Susurluk olmak üzere üzerine gelen bir iktidardı ve bir aktık ki bunlarla aile olmuşlar yani bir aile meselesi olmuş. Bu işler ortaya çıktığında biz “Aile işine karışmıyoruz” dedik anlamazlıktan geldiler.
* Çok şaşırtıcı bir şey; sayın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu çıktı, canlı yayında aynı şeyin içinde kimse bu adam için “Sedat Peker yalan konuşuyor” demiyor. Ama o alıyor öbürüne sektiriyor bir top çeviriyorlar orta yerde. AKP iktidarının ‘atta’ya gittiğini son anlarıdır bu şu andaki yaşananlar. Aile ilişkilerinin ötesinde bu yakınlığın ailevi bir hal aldığını gördüm.
* Gazeteci olarak, içişleri bakanıyken sordum; benden korktunuz mu? Hayır… Bakandan korkulmaz. X, y bakanından korkuyorsanız hukuk ortadan kalkmış demektir. Simitçinin bile “Ben dinleniyorum” dediği düzende hukuk olmaz. Bu bir sistem, zihniyet meselesi. Mesela ben ilçeleri gezdim. Pandemi olmasaydı tamamlayacaktık. Esnaf, kulağıma fısıldıyordu ilk dönemde. Şimdi ben “Nasılsın?” diyorum, kameraya dönüp konuşuyorlar. Korku duygusunun yıkıldığı bir Türkiye’yle karşıyayız.
* Pandeminin yönetilememesi, ekonomik tablo üzeri örtülebilecek şeyler değil. Anketlerde Sedat Peker’in doğru söylediği öne çıkıyor. Ben sayın Tayyip Erdoğan’ın yerinde olsam gece uyuyamam.
* Ne olacağını ben söyleyeyim; sayın Erdoğan ne zaman olacağı önemli değil önümüzdeki seçimde gidecek. Sandıkla demokratik bir şekilde. Millet ittifakı iktidar olacak, aynı Ankara ve İstanbul’da olduğu gibi. Parlamenter sistem gelecek Türkiye yoluna devam edecek. Yeni bir beyaz sayfanın açıldığı Türkiye ile karşı karşıya kalacağız.
* Gelecek seçimlere nasıl bir ittifakla gidilecek onu zaman gösterecek. Daha önce siz bana “Cumhurbaşkanı adayı mısınız?” diye sordunuz. Ben 24 Haziran’daki tecrübeme dayanarak, ülkenin nefes almasına engel olacak bir tutumda bulunmam. Ama o tecrübeden çıkardığım bir tecrübe var, benim de önerdiklerim var. Biz bu konuda bir şey konuşmadık.
* Tek adayla gitmenin faydalı olduğunu söylüyorum. “Ben olmalıyım” demiyorum, şudur budur demiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu’nun da bu konuda son derece akılcı davrandığını 24 Haziran seçimlerinde gördüm. Bizim gelişimizle bu ucube sistemin gidişiyle kaybedeceklerinin verdiği bir panik duygusu var. Millet ittifakını kimler oluşturacaksa orada oturacağız çalışma metnini kamuoyu ile çalışacağım.
* Parlamenter sisteme geçiş için beş yıl uzun bir zaman o kadar sürmeyeceğini düşünüyorum. Partimizin kurulmasından itibaren bir tutum olarak şeffaflığı benimsedim. Ben ne biliyorsam en uçtaki arkadaşımız da onu biliyor. Ben ne biliyorsam Genel İdare onu biliyor, milletvekillerimiz onu biliyor. Farklı farklı partileriz farklı fikirlerimiz var. Gücümüz açıklığımız her şeyimiz orta yerde. Öyle olduğu için dedikodu, entrika olmadı. Şeffaflıktan büyük fayda gördüğümüz için muhataplarımıza aynı şeffaflığı strateji olarak uyguluyoruz. Yaptığımız hiçbir görüşmede adaylığa dair hiç konuşmadık.
* Bir temel yanlış var, HDP Cumhurbaşkanı adayı çıkarmalı. Bağcılar’da Batmanlı, Bayburtlu, Gümüşhaneli insanlar yaşar apartmanlar birbirinin aynısıdır. Dindar Türkler ve dindar Kürtler olarak baktığınız zaman dindar Kürtler Türklerden daha dindardır mezhepleri nedeni ile. HDP bu etnik aidiyet üzerinden oy alıyor. Bağcılar’da HDP yüzde 14 civarında oy alır yerel seçimde 3,5’a düşer. Bu alanı tanımayan Türkler, iki tip Türk var birincisi dindar Kürdü tanımıyor ama seviyor Kürtleri ve HDP üzerinden tanımlıyor. Bir de HDP’ye bağıran birtakım Türkler var her ikisi de Kürtleri tanımıyor.
* HDP’ye oy veren her seçmen HDP’nin marabası değil. HDP eğer bir ittifak sistemi içerisinde yer alsın yüzde 10’u geçemez. Dolayısıyla HDP aday çıkarır. HDP bizim çıkardığımız her yerde aday çıkardı. 31 Mart’ta millet ittifakının içinde yerleri yoktu stratejik kararlar aldılar. 31 Mart’taki o sistemle İstanbul alındı, Ankara alındı, Adana alındı, Antalya alındı. Belediyeler eli ile hizmet konusunda sorun olmuyor, yardım alanında söylüyorum. Bunun ortaya koyduğu yeni hükümler bambaşka bir bütünlüğü beraberinde getirdi.
* AKP’nin iç bünyesinde ellerinde ne var ne yok kaybedecekleri için bir panik var. Bu işi parlamenter sisteme geçişi uzatmamanın doğru olacağına ben inanıyorum. 24 Haziran’a giderken yaptığımız gibi çalışma metnini hazırlayıp vatandaşa sunacağız.
* Samimi bir şey söyleyeyim. Ben sayın Erdoğan’ı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu benzetirken siyaset sistemine vurgu yaptım. Nitekim eski ABD başkanı Donald Trump bunlardan biriydi gibi… Ben akademik dünyadan geliyorum, bunu çok bilerek söyledim. Ağızdan kaçmış filan değil. Birincisi bu. Ama (Rize) İkizdere’ye gitmek meselesi… Ben gideceğimi 6 Mayıs’ta söyledim. Aklımın ucundan geçmedi burada bir eylem yapılacağı filan.
* Bir İkizdereli esnaftan, insanlardan ben o insanlardan bir çirkinlik görmedim. Organize bir iş yapmışlardı, fakat ülkeyi yönettikleri gibi beceriksiz bir organizasyondu. Sonra pankartalar, şunlar bunlar, Çayeli’ne gittik. (Akşener ilçede bir grubun sözlü saldırısına uğramıştı.)
Kaynak: Diken.com.tr
YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024YEREL
19 Aralık 2024