09 Şubat 2022 Çarşamba
Geçmiş zaman yazıları; Ocak 2005 arşivimden… (Liman İçin Düğün Değil, Düşünme Zamanıdır...)
Diyalektik Nedir ? Diyalektik Materyalizm Nedir ?
YALIN ÜRETİM, SÜREÇ İYİLEŞTİRMELERİ SAĞLAYARAK VERİMLİLİĞİ ARTTIRIR
Allah Gültak’a Yardım Etsin…
İyiyiz herhalde..!
Günlük hayatta bizi rahatsız eden ve sinirimizi zorlayabilen birçok durumla karşılaşırız. Bir tartışmada, istediğimiz bir şey olmadığında, işyerinde, okulda, aile içinde, arkadaşlar arasında yaşanan gerginliklerde, tartışmalarda hatta yolda önümüzde yavaş yürüyen ve yolu işgal eden birini gördüğümüzde bile öfkelenme olasılığımız artabilmektedir. Sevinç, üzüntü, korku, şaşkınlık gibi öfke de her insanda görülebilen temel bir duygu çeşididir. Özellikle istenmeyen ve hoşnut olunmayan olaylar karşısında bireyin gösterdiği tepki olarak da açıklayabiliriz. Her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi öfkenin de fazlası hem bireye hem de çevresindekilere oldukça zararlı olabilir. Bu zarar hem aile yaşantımızı, hem eğitim ve kariyer hayatımızı, sosyal ilişkilerimizi ciddi ölçüde etkileyebilir. Bazı bireyler ise farklı olarak bu öfkeyi dışarıya göstermektense içine atabilir ve bu durumda zamanla biriken öfke patlamaları, stres, anksiyete gibi kişinin kendisine uzun vadede zarar veren ciddi sorunlara yol açabilir. Doğru yoğunlukta tepkiler verebildiğinde öfke diğer duygular kadar önemli ve sağlıklı bir duygudur. Bu durumda sağlıklı ilişkiler ve öfkeyi doğru ifade edebilmek için öfke kontrolü ya da öfke yönetimi oldukça önemlidir. Öfke kontrolü ya da öfke yönetimi denildiğinde çoğu kişinin aklına öfkeden tamamen arınmak gelebilir. Fakat önemli olan öfkenin yok olması değil, kurulan iletişimlerde öfkenin kontrollü ve sağlıklı bir şekilde aktarılabilmesidir. Öfke doğal bir duygudur fakat anlaşılamamak, yalnızlık, haksızlık, kıskançlık, yetersizlik gibi negatif duygu ve düşünceler öfkeyi saldırgan davranışlara dönüştürebilir, besleyebilir. Çoğu zaman da sakinleşme sonrası pişmanlıklar ya da nefretler görülebilir. Çoğu evliliğin de bitme sebebi olan kontrolsüz öfke ve yaşanılan kırıcı tartışmalar çiftlere oldukça zarar verir. Sağlıklı bir ailenin temel yapı taşı olan çiftler için oldukça önemli olan öfke yönetimi birçok iletişim probleminin anahtarı olabilir.
Öfkeli eşler çoğu zaman kontrolsüz davranışların karşısındakine zarar verdiğini fark edemeyebilirler. Hatta öfkenin sebebi olarak suçlayıcı söz ve tavırlarda bulunabilirler. Tutarsız alınganlıklar, hızlı değişen duygu ve fikirler eşler arasındaki iletişimde çok yıpratıcı olabilir. Uzun vadede sevgi ve saygıya da gölge düşürebilir. Evliliklerde sık görülen kontrolsüz öfke sorunlarının birçok sebebi olabilir. Bu sebepler maddi sorunlar, işsizlik, geçmişte yaşanan travmatik etkiler, problemli çocukluk dönemi, hormonal sıkıntılar, çiftler dışındaki diğer bireylerin evliliğe müdahale etmesi, şiddet, iletişim problemleri olarak sıralanabilir.
Her şeyde olduğu gibi eğitim ve farkındalık öfke yönetimi için çok önemli bir yer tutar. Özellikle öfke hissetmeye başladığınız an kontrolün elinizden gideceğini hissediyorsanız ortamdan ya da sizi öfkelendiren konudan bir süreliğine uzaklaşmak olabilecek kırıcı ve saldırgan tutumların önüne geçilmesinde oldukça yararlı olabilir. Gevşeme ve nefes egzersizlerini uygulamaya yönelmek, kendi kendinize telkinler vermek hem dikkati başka yöne çekmek hem de rahatlamak için destekleyici olanaklar sunar. Olumsuzluk içeren ve keskin ifadelerin olduğu yüksek sesli söylemlerinizi fark etmek ve onları olabildiğince durdurmaya çalışmak önemlidir. Söylemek istediklerinizi yeterli sakinliğe ulaştığınızda daha pozitif kelimler ve düşük ses tonu ile söylemeyi deneyin. Yargılamadan ya da kesin sonuca varmadan düşüncelerinizi tekrar gözden geçirmeye çalışın. Öfke anında ön yargılarımızın artacağını ve empati yeteneğimizin azalacağını hatırlamak eşler arası iletişimde kurtarıcı olabilir. Düşüncelerinizi ve duygularınızı biriktirmemek önemlidir. İleride yaşanabilecek öfke patlamalarının önüne geçmek için söylemek istediklerinizi içinize atmadan eşinizle açık bir şekilde paylaşmayı deneyebilirsiniz. Eşinizin sizi öfkelendiren şeyleri bilmesi, bu konuda ne yapılacağına dair destek vermesi ilişki içindeki iletişimi kuvvetlendirebilen bir adımdır.
Bireysel öfke kontrolü tedavilerinde olduğu gibi evlilik içindeki öfke kontrolünde de psikoterapi oldukça önemli yer tutar. Hem psikolojik hem de fizyolojik olarak doğru analiz gereklidir. Uzmanlardan yardım almak, kontrollü ve aşamalı ilerlemek daha etkili sonuçlar sunar. Bu süreçte sosyal çevremizin desteği de tedaviyi desteklemek adına destekleyici olabilir. Unutmayın öfke geçicidir ve yönetilmezse kişiyi hataya ve yanlış kararlara yöneltir. Gerekli tedavi ile kontrol edilebilir hatta doğru yönlendirilerek yararlı kullanılabilir.
İlayda ÖZGÜRBÜZ – Klinik Psikolog
Yazarın diğer yazıları:
Dünyamızı etkileyen günümüz pandemi sürecinde birçok bireyin hareketsiz kalması, yeterli egzersiz yapabilecek olanaklara sahip olamaması, uyku ve beslenme düzeninde uygulanan olumlu olumsuz değişiklikler, ciddi belirtileri beraberinde getiren ve duygu durum bozukluğu olarak tanımlanan depresyon için ciddi ölçüde sebep ya da sonuç haline gelmeye başlamıştır. Özellikle bu dönemlerde çeşitli sebeplerle uygulanan yanlış beslenme düzeni ani bir şekilde görülen kilo alımlarına kapı aralamış ve bireylerin hem fiziksel hem de ruhsal olarak sıkıntılar yaşamasına sebep olmaya başlamıştır.
Depresyon kişilerde sürekli olarak mutsuzluk hissine sebep olan, günlük faaliyetleri yerine getirmekte zorluk çıkaran, yaşama dair ilginin azaldığı, umutsuzluğun hakim olduğu, kendini değersiz, suçlu, yorgun ve halsiz hissetme gibi semptomlarının da görüldüğü bir rahatsızlıktır. Depresyona sebep olabilecek birçok faktör mevcuttur. Her ne kadar bireyden bireye değişse de özellikle beslenme düzeninin de depresyonun sebeplerinde ve sonuçlarında önemi büyüktür. Yanlış beslenmenin ve hareketsizliğin başladığı durumlarda bireylerde hızlı kilo alımları ve obezite tehlikesinin görülme riski yükselir. Bunun yanında pandemi süreci gibi stresli bir dönemde aşırı yemek yemek de dünya genelinde yaygın görülen bir durumdur. Vücuttaki yağ oranının artması sebebiyle görülen obezite, bireylerde bedensel imajda hoşnutsuzluk hissini beraberinde getirebilmektedir. Benlik saygısında azalma, özgüvensizlik gibi olgular obez bireylerde sık görülen sıkıntılardandır ve depresyonun sebeplerindendir. Literatürdeki çeşitli araştırmalar incelendiğinde obez bireylerde depresyon görülme riski %55 oranında artarken, depresyon ile mücadele eden bireylerin de obeziteye yakalanma riskinin %58 oranında artabileceği tespit edilmiştir. Bütün bunlar bir araya geldiğinde bireyi içinden çıkılması zor bir döngüye sokabilir.
Depresyon sürecinde benlik saygısı ile kurulacak denge oldukça önemlidir. Obezite gibi benlik saygısında sarsıcı etkilerin yıkıcı sonuçlarını azaltabilmek adına farkındalık ve erken teşhis önemli yer tutar. Fazla kilonun hem metabolizmaya hem de hormonlara olan etkisini düşündüğümüzde ruhsal problemleri de beraberinde getirebileceğini biliyoruz. Bu süreçte yeme isteğinde kontrolü sağlayabilmek adına bir uzman ile görüşmek ve süreci birlikte ilerletebilmek oldukça önemlidir. Depresyonun tedavi sürecinde negatif etkilere sahip alkol gibi maddelerden uzak durmak, düzenli egzersiz için gün içinde fırsat yaratmaya çalışmak ve bedenin düzen mekanizması olan uykuya yeterli bir şekilde yer vermek oldukça önemlidir. Depresyon sürecindeki bireylerde görülen isteksizlik ve umutsuzluk gibi semptomların bu süreçte beslenme düzeninde ve belirttiğimiz gerekli aktiviteler sırasında sürekli olarak negatif rol oynayabileceğinden, doğru teşhis ve tedavi için bir psikiyatrist ya da psikolog kontrolünde hareket etmek gereklidir. Bireyin beslenme sürecini kontrol eden uzmanı ile depresyonun tedavisinde rol alan doktoru ile uyum içinde olması da oldukça önemlidir. Özellikle pandemi sürecinde sosyal çevre ile kurulabilecek ilişkiler ve onların desteği bireyde olumlu sonuçlar doğurabilir. Aynı şekilde çevredeki bireylerin depresyon gibi süreçlerden geçen kişilere karşı özverili ve anlayışlı olmaya çalışması, özgüvenlerini sarsıcı davranışlardan kaçınmaları oldukça önemlidir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.