Sağlıklı Yaşam

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

*

Ömrünün önemli bir kısmını enerji dünyasına vakfetmiş birisi olarak “Vücut enerjisinin yüzde 60’ının sindirim sistemi tarafından emildiğini” öğrenmek benim için yılın uyanışı oldu. Bunun anlamı şu: “Az yiyerek, mümkünse bir süre oruç tutarak, her daim sindirimi zor ağır gıdalardan uzak durarak sindirim sisteminin çalışmasını yavaşlatabilir, açığa çıkan enerjiyi başta beyin olmak üzere başka organlarımıza aktarabiliriz.” Aynen enerji verimliliğinde olduğu gibi vücut enerjisini gereksiz yerlerden tasarruf edip en çok ihtiyaç duyulan organlara göndermek ve bunu bilinçli, sistematik şekilde yapmak önem taşıyor.

Bu konularda sohbet edilecek ilk isim, bence doğru yolu kendisinin 2003’te başlayan bir uyanışla 18 yılda bulabildiğini söyleyen Ersin Pamuksüzer… Kurduğu LifeCo detoks merkezleri dünyanın en iyileri arasında.

Pamuksüzer’le yaptığım sohbeti sizlerle de paylaşmak istedim:  46 yasında emekli ettim kendimi, sağlıklı yaşamı bilinçle uygulamayı Koh Samui adasında bir programda öğrendim. Başarılı bir iş adamı olmaya çalışırken yemeği çiğnemeyi, doğru yürümeyi, nefes almayı yeterince bilmediğimi orada fark ettim.

Sonra yaşamımı hep kendime göre planladım. Her gün kendime 4 saat bakım zamanı ayırıyorum. Vücut doğayla uyum ve denge içinde olmalı. l Fiziki ve zihinsel zehirlenmelere açığız hep. Vücut, önlem almazsanız kendi kendine sürekli zehir biriktiriyor. Aslında yavaş yavaş ölüyoruz. l

Eskiden evlere, iş yerlerine genellikle yürüyerek gidilirdi, yollarda yeni tanıştığımız insan sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Bugün binlerce insanın negatif enerjisi bize siniyor. İlişkilerde ötekileştirme, taraf tutma, kendi doğrularına âşık olma durumları yaşanıyor. l Bugün yüzde 95 sahte, yüzde 5 hakiki gıda ürünleriyle besleniyoruz. Ocak ayında yediğiniz domates gerçek olamaz. l

İyi yaşamaya 100 puan verirsek, çoğu insan ne yazık ki 20’de yaşıyor. İyi yaşamın farkında bile olmadan göçüp gidiyor. İki kat merdiven çıkınca nefes nefese kalıyorsanız, günde 1 saat bile keyifli vakit geçiremiyorsanız, sürekli kilodan şikâyet ediyorsanız, hangi yüzde içinde yer aldığınıza siz karar verin.

 Aslında vücudun mükemmel bir yaşam ve hataları ortadan kaldıran bir doğal tahliye sistemi var. Yüzde 70 sağlıklı, yüzde 30 zehirli yaşama alışkın. Ama bu oran çoğu zaman tersine dönüyor. O zaman da vücut tıkanıyor, pes ediyor. Peki ne yapmak gerekiyor?

National Geographic dergisi, 5 yıllık çalışmanın sonrasında ortalama 100 yaşının üzerinde uzun ve sağlıklı yaşayan toplulukların bulunduğu ‘Blue Zone’ bölgelerini belirleyerek yayınladı. Bunların ortak özellikleri şöyle: Doğal hareketlilik, sebze ağırlıklı beslenme, amaca yönelik yaşam, aile ve iyi arkadaşlar, rahatlamaya önem vermek…

Pamuksüzer, bunlara bir de şunu ekliyor: “Şükretmeyi, affetmeyi bilmek de gerekiyor, tabii ki.” İş insanlarına neler tavsiye ettiğini de sordum: “Hayatınızın mevcut halinin fotoğrafını çekip bir düşünce haritası çıkarılmalı, sonra da ne yapmayı istediğinizi, neler hayal ettiğinizi boş bir kâğıda yazmalı” diyor.

Buradaki sır, ikisi arasındaki dengeyi kurmak, hangisinin yerine neyi koyacağınızın muhasebesini yaparak hayata devam etmek.

İlginç başka bir tavsiyesi daha var Pamuksüzer, son iki yıldır kaybetmeyi öğreniyormuş. Hep kazanmaya odaklı hayatımızda ilişkiyi, parayı, zamanı, dostları kaybetmeyi de bilmeli, onlara hazırlıklı olmalıyız.

Mehmet Öğütçü

*

Yazarımızın diğer yazıları:

“Herkes gider Mersin’e, biz gideriz tersine”